26 Şubat 2017 Pazar

EYLÜL AYI OKUMA LİSTEM

Herkese merhaba! 


Bugün hayatımda yaşadığım en enteresan psikolojilerden biriyle sesleniyorum size :) (Biliyorum hep ilginç çalışıyor kafam bunu şimdilik görmezden gelsek? :)

Tüm elektronik cihazlarımın tam da inanılmaz önemli bir sunum arefesinde bozulmasını filan şöyle bırakırsak geçmişten gelenler mi dersiniz yoksa türlü şaşırtıcı havadisler mi dersiniz şu an "kafası karışık " olmanın hakkını verdiğim andır :) Hem şaşkın hem mutlu hem de inanılmaz heyecanlıyım şu aralar :)





Peki tamam bu kadar hasbihal yeter hadi geçelim kitaplara. Yine klasik 10 kitap okumuşlukla geldim karşınıza.



Martı/Çehov: Rusya'da bir grup yazar ve oyuncunun bir araya geldiği bir çiftlik evinde geçen Martı kısacık bir oyun.. Kısacık ancak aşk acısının ne kadar öldürücü olabileceğini ve aldatılmanın insan bünyesine verebileceği zararların boyutlarını o kadar ama o kadar güzel anlatan bir oyun ki... Şiddetle tavsiyemdir.. Antik Batı Klasikleri'nden (Lacivert Yayıncılık)  çıkan kitap 109 sayfa. Çevirisi de gayet iyi.


Vanya Dayı/Çehov: Hazır Çehov okumalarına başlamışken Vanya Dayı'yla devam edeyim istedim. Bir çiftlik evinin sakinlerinin ve misafirlerinin hayatlarından minik bir kesit sunuyor size bu oyun. Tabi ki ana tema yine aşk ve aile bağları üzerine kurulu. Martı'yı daha çok sevdiğimi söyleyebilirim ama bu kitabı da tavsiye ederim. Antik Batı Klasikleri'nden (Lacivert Yayıncılık)  çıkan kitap 108 sayfa. Çevirisi de gayet iyi.

Piyano/Trevor Griffits: Bu kitabın arka kapağında "Çehov'dan esintiler" yazıyordu. O nedenle diğer iki kitaptan sonra okudum. Bir bütünlük oldu. Çehov oyunlarından farksızdı gerçekten.  Yine bir çiftlik evinde geçen aşk ve kaçamak aşkları anlatan bir oyundu. İsimler bile Rusça olunca Çehov deselerdi de inanırdım :) Can Yayınları'ndan çıkan oyun 79 sayfa. Ben sevdim bu oyunu klasik sevenlere tavsiyemdir. Çeviri gayet iyiydi.





Gizli Ajans/Alper Canıgüz: Metin yazarı Musa aile birlikte yaşamaktadır. Asker arkadaşı Şaban'la tesadüfen denk gelir ve Şaban ona yanına taşınmasını söyler. Böylece ailesinden ayrı yaşamaya başlayan Musa için tatsız bir dönem başgösterir ve işsiz kalır... Bir gün telefonu çalar ve Gizli Ajans'tan kendisine iş teklifi gelir... Sonrasında olaylar olaylar olaylar.. Efendim Prens Charles bile Musa'nin hikayesine eşlik etmekte :))))))))))) O kadar güzel bir kurgu yapmış ki yazar "ya bu işi nereye bağlanacak acaba?" Diyerek 2 saat içinde bitirip en sonunda "aaaaaaaaaaaaaaaaa" demiş bir kişiyim :) Kafa dağıtacak , akıcı ve esprili bir dille yazılmış bir kitap arıyorsunuz buyurunuz sayın Canıgüz sizler için yazdı :))) İletişim yayınlarından çıkan kitap 204 sayfa. Okuyunuz :) Bana hediye eden sevgili arkadaşıma da kocaman teşekkürler!!! İlaç gibi geldi desem ;)

Kibarlık Budalası/ Sevda Doktoru/ Moliere: 2 kısa oyun yer alıyor kitapta. Kibarlık Budalası'nda taliplerini kaba olduğu için beğenmeyen ve daha sonra bu yüzden talipleri tarafından minik bir dersle yüz yüze bırakılan 2 genç kızın hikayesi anlatılıyor. 2. oyundaysa sevgilisiyle evlenmek için babasına oyun yapan bir genç kız mevcut efendim. Ben sevdim bu iki oyunu da. Çeviri deseniz gayet de güzeldi. Antik Batı Klasik'lerinden (Lacivert Yayınları) çıkan oyun 123 sayfa. Bence pahalı yayınevlerine sadece çeviri için para veriyorsanız (bkz: bir zamanlar ben) Antik Batı Klasikleri'ne muhakkak şans verin. Çevirisi sizi mutlu edecek.

Aşkın Anatomisi/ A. Krich: Bu derleme kitapta Malinowski'den Freud'a Beauvoir'den Camus'a Sorokin'e kadar bir çok önemli ismin makaleleri yer almakta. Aşkın Metafiziği kadın ve erkek psikolojisini inceleyip bakış açısı kazandırmak üzerine ciddi ciddi harika bir kitap. Özellikle bir kadın olarak "aaa cidden böyle tam da bunu düşünerek bu olaya ben de böyle yaklaşıyorum" şeklide cümleler kuruyorsunuz. Tabi siz devrik kurmazsınız o cümleleri o da ayrı :) Kitabın bir huyu var o da eğer akademik okumalara yatkın değilseniz biraz az çok çok az sıkabilir sizi belki :) Bu durumu da makale makale okuyarak uzun süreye yaymak suretiyle bertaraf edebilirsiniz. Bence okuyun. Say Yayınları'ndan çıkan kitap 264 sayfa. Çevirisi de gayet güzel.






Hayat-Bir Ziyaretçinin Yeryüzü Rehberi-/ Ian Harrison: Bu kitabı nasıl anlatayım bilemedim. Size muhtemelen hayatınızın hiçbir alanında (Kim Milyoner Olmak İster'e katılma planınız yoksa) yardımcı olamayacak ama okudukça ciddi ciddi ilginç gelen bir yığın bilgiyle dolu bir kitap. Genel kültür için ya da ilginç bilgiler edinmek için bile keyif amaçlı okunabilir. Ben kuzenime hediye ettim "lisedeki okul gazetesine içerik oluşturmak için güzel bir kaynak oldu Dilek Abla" demişti. Belki çocuğunuzun bu tarz aktivitelerine de yardımcı olabilir. Bolca fotoğraf ve az yazı içerdiği için kısa sürede okunabilir kendisi. Domingo Yayınları'ndan çıkan kitap 360 sayfa. Çevirisi ve ciltli oluşu da ayrıca güzel :) Alacak olursanız Kitapyurdu.com'a bakın kelepir şu an orada 4.75 gibi bir fiyatı olması lazımdı :) 

Mutluluk/Guy De Maupassant: Mauppasant orta okul lise edebiyat kitaplarımı pasajlarıyla süsleyen bir süper stardı :) Kendisinin ismini telafuz etmek suretiyle Fransızcayla aşinalığımın başlangıcı da oldu diyebilirim. Bu kitap yazarın öykülerinden oluşuyor ben çok sevdim özellikle de Ölülerin Dedikleri isimli öykü favorimdi. Keskin bir sonla biten ve kısım kısım şaşırtan öyküler isterseniz buyurun derim. Bordo Siyah Yayınları'ndan çıkan kitap 255 sayfa. Çevirisi güzeldi ama bilmiyorum satışta mı hala. 





Ecinniler 1-2/Dostoyevski: Veeee kapanışı ağır toplardan biriyle , Dostoyevski'yle yapmak istedim. Uzun bir zamandır nereden baksanız çeyrek asırdır kitaplığımda durur ve okumaya fırsatım olmamıştır kendisini. Geçen ay artık klasiklerden hala okumadıklarımın kalması hicabına dayanamadığım için okudum. Kitap 2 cilt ilk cildin açılışı uzun zamandır arkadaş olan Stephan Trofimoviç ve Varvara Petrovna'nın arkadaşlarının deşifresi ve akabinde hayatlarına yeniden eklenen çocuklarıyla olan ilişkileri üzerine yoğunlaşsa da 2. ciltte bu karakterlerin ve çevresindekilerin hayatı tam bir kargaşa yumağı oluyor ve aslında kitaba 2. ciltte daha bir aşık oldum diyebilirim.. Suikastler, ihbarlar, bol gıybet (püüüüüüüüüüüüü koca klasiği gıybete indirgeyerek çıtayı düşüren tek anlatıcıyım ben! Tekrar püüüüüüüüüüüüüü bana).. Özetle ben bu kitaba vuruldum.. Tek sorun isimlerin sıkça değişmesi "o kimdi heee bu Stephan" diyerek okudum (evet heee diyorum ben).. Kitap adeta dönem Rusya'sının ideolojisine ve aynı ideoliji paylaşan insanların yeri gelince ne kadar bencilleşip düşmanlaşabileceğine dair de gayet güzel bir yazın. Sosyal Yayınları'ndan çıkan kitaplar toplamda 791 sayfa. Çevirisini sevdim kitabı da sevdim.



Hiç yorum yok: